04.02.2018
Afrin şehidi Nurullah Seçen’e ithafen...
Ana kuzusu.
Vatan evladı.
Güzel yüzlü Asker! Nur... Nurullah...
Ne kadar masum bir yüzün var senin Asker.
Nedir yüzünü bu kadar masum kılan şey?
Arkanızdan edilen dualar, yüreğinizdeki iman ne kadar da güzelleştiriyor sizleri.
Biliyor musun, sizler için ‘Sivilleri öldürüyorlar’ diyorlar.
Senin yüzün sivilleri öldüren bir yüz olamaz Asker.
Sivillerin masumluklarını kendi çirkin yüzlerine kalkan yapan yüreği çirkin insanlar nereden anlasın bunu!
07.01.2018
Bir haber alırsınız. Acı bir haber; ağızların tadını bozacak kadar acı bir haber.
O haber ansızın gelir hep; beklenmedik bir anda sizi sizden alır, gündeminizin birinci maddesine oturur.
Konuşma sırası ondadır artık.
Hep başkaları konuşmuştu, bu defa sıra ondadır.
Hayatın üzerine kurulduğu düzen budur.
Sizi konuşmaz eder ve derin düşüncelere daldırır.
O haberi aldınız mı, düşünceleriniz iç içe geçer, birbirine karışır. Bir düşünceden ötekine, ötekinden diğerine hızlı hızlı geçişler yaparsınız gayriihtiyari.
25.12.2017
İnsanın yaşı kaç olursa olsun, ilgiye muhtaç, sevgiye açtır. Başı okşanmayan bir yetimin, kapısı çalınmayan yaşlı bir kimsenin, sokakta çöp toplayan eli yüzü kirli bir çocuğun, ayakkabısı olmayan mendil satıcısı ufaklığın, dışarda yaşamak zorunda kalan elleri üşümüş, ayakları yorgun bir evsizin ilgiye, sevgiye, dikkate alınmaya ihtiyacı vardır. Onlar bunu yaşadığı toplumdan bekler.
06.12.2017
Aralık ayı ile birlikte soğuklar iyice arttı.
Bu aylarda, biraz uzunca dışarda kaldığınızda, soğuklar karşısında çaresizliğinizi ve acizliğinizi hemen anlıyorsunuz.
Soğuklar diğerkâm da kılıyor insanı. Soğukta dışarda kalanların halini daha iyi hissediyoruz, onlar için hem üzülüyor, hem de neler yapabileceğimizi düşünüyoruz.
15.11.2017
Dünyadaki gelişmeler dur durak bilmeden, hızını kesmeden devam ediyor.
Bu ‘gelişmişlik’ten acılar da payını alıyor.
Büyük topluluklar halinde büyük acılar, büyük insani dramlar yaşanıyor; coğrafyası, ülkesi, bölgesi ve nedeni değişse de...
Uzun süredir Yemen’deki insanî krize dair resmi uyarılar yapılıyor.
Gerekli önlemler alınmaz ise, büyük sayıda ölümlerin olacağı söyleniyor.
Acı artık gizlenemez, üstü örtülemez hal aldığında gazete sayfalarında, tv ekranlarında, haberlerde ve resmi açıklamalarda sayısal veriler halinde yerini alıyor.
05.11.2017
İnsan, yaprak misali.
Ağaçtan düşen yapraklar gibi, ömrümüzün takviminden bir bir kopuyor yapraklar.
Durdurmak ne mümkün bu düşüşü!
Sonbahar, ömrün ikindisi. Akşam olmak üzere. Hava karanlıyor artık, güneş topluyor ışıklarını. Yaşam yitiriyor tüm canlılığını.
Bir zamanlar ilkbahardı, hayat capcanlı, yaşam cıvıl cıvıl, herşey rengarenkti.
Yaz en verimli zamandı.
Hepsi geride kaldı artık.
Ve şimdi mevsim Sonbahar.
Sonbahar bir sonumuz olduğunu fısıldıyor kulaklarımıza, yaprakların hali misali.
19.10.2017
Buğday; emeğin sonucu, duanın bereketi, ekmeğin hammaddesidir.
Ciddi bir emek mahsulüdür, kolay yetişmez.
Hak edilen emek verilmeden elde edilemez.
Atarsın toprağa. ‘Ben attım, o bitsin’ demekle yeşermez. Bakımını yapıp, gözleri dikmek gerekir göğe.
Buğday bana toprağı hatırlatır. Toprak ise insanı.
Buğdayın dünyada en çok ekilen tahıl ürünü olduğunu biliyor muydunuz? En çok buğdaydan beslendiğimizi...
Buğday ve toprak; su ile hayat bulurlar her ikisi de.
İnsan topraktan yaratılmıştır ve topraktan beslenir velhasılı.
11.09.2017
Abartmayı ne kadar da çok seviyoruz.
Büyütmeye, olduğundan daha fazla göstermeye dönük ne kadar da çok gayret içerisindeyiz.
Ve en kötüsü de bunun alıcısı, izleyicisi ve takipçisi olmak.
En acısı da hamasete prim vermek.
Hamasete prim verenlerin sayısı o kadar çok ki!
Tek sermayeleri hamaset ortaya koymak olanlar, izleyicileri olduğu müddetçe işlerini sürdüreceklerdir.
Tamam, coşkulu ve heyecanlı bir milletiz; hisleri güçlü bir topluluğuz.
Tamam, coşku ve heyecan olmadan olmaz.
02.09.2017
Onlar sessiz sessiz ölüyor, dünya izliyor.
Gözleri kan ağlıyor, dünya sırtını dönüyor.
Korkudan tir tir titriyorlar, dünya başka bir havada.
Evleri yakılıyor, yıkılıyor, dünya umursamıyor.
Kadınlara ve kızlara her türlü kötülük reva görülüyor, dünya hiç oralı olmuyor.
Bu nasıl bir dünya?
Bu nasıl bir düzen?
Bu nasıl bir sistem?
Onların ne sağlık, ne eğitim, ne seyahat ne başka bir hakları var.
Zalimlere göre onların yaşamaya dahi hakları yok.
28.08.2017
Kurban bayramı yaklaşıyor. Yaklaşan bayram bize hatırlanası yönlendirmelerde bulunuyor.
Kurbanda, gördüklerimizin ötesinde büyük hakikatler var.
Kurban; Allah’a yakınlaşmanın bir ifadesi, anlamlı bir vesilesidir.
Vesilede yani kurbanda takılıp kalan et ve kandan öteye geçemez.
Oysa Kur’an’da kulu Allah’a yakınlaştıracak olanın kurbanın eti ve kanı değil, kişinin takvası olduğu vurgulanır.
Bu hakikati görmeden kurbanı idrak etmek mümkün değildir.
Kurbanın bireysel yönü olduğu gibi, toplumsal yönü de vardır.