Ana Sayfa

berlinturkbanner

berlinturkbanner

Dr. Ersoy Önder

Dr. Ersoy Önder  |  BERLİN

ersoyonder@gau.edu.tr

YAZARIN TÜM YAZILARI

Lozan ve Ayasofya

1’inci Dünya Savaşını kazanan İtilaf devletleri ile kaybeden İttifak devletleri arasında, savaşın bitiminde, ateşkes ve barış anlaşmaları imzalanmıştı. Bunları bir hatırlayalım:

1. Bulgaristan ile Selanik ateşkes anlaşması ve Nöyyi barış anlaşması (1919).

2. Avusturya Macaristan ile Villa Cousti ateşkes anlaşması ve Avusturya ile St. Germen, Macaristan’la Traionon barış anlaşması (1919).

3. Almanya ile Retandes ateşkes anlaşması ve Versay barış anlaşması (1919).

4. Osmanlı İmparatorluğu ile Mondros ateşkes anlaşması ve Sevr barış anlaşması (1920).

5. Bu barış anlaşmalarından sadece Sevr, hiçbir zaman gerçekleşmemiş, diğer ittifak devletleri anlaşmalara boyun eğerken, büyük Türk milleti kendisine dayatılan ve kendisini imha edecek savaş sonrası bu anlaşmayı, Mustafa Kemal’in liderliğinde, milli mücadele, yani kurtuluş savaşı, vasıtasıyla yırtıp atmıştır.

6. Sevri yırtıp atan ve yerine imzalanan Lozan ile, yeni Türk devletinin kuruluşunu, uluslararası arenada meşrulaştıran güç, büyük Türk Milletinin temsilcilerinin bulunduğu, Türkiye Büyük Millet Meclisi’dir. O yüzden adı büyüktür.

7. Versay antlaşmasının ağır maddeleri, Almanya’da Nazizmi doğurmuş ve Hitler gibi bir liderin büyümesine ve dünyayı, birincisinden daha beter, ikinci bir felakete sürüklemesine sebep olmuştur.

8. Lozan anlaşması, Cumhuriyet tarihimizin, Cumhuriyet kurulmasından hemen önceki, en önemli virajıdır. Cumhuriyet’in ilmek ilmek oluşumundaki, son büyük paydaştır. Türkiye’nin tapu senedidir. Cumhuriyetin doğuş müjdesidir. Anılması, anlatılması ve anlaşılması elzemdir. Gevşetilmeye, değersiz gösterilmeye ve sulandırılmaya çalışılması ise en azından nahoşluktur.

9. Lozan antlaşmasının imzalandığı ve tüm ülke çapında yıl dönümü olarak kutlanması gereken bir günde, Ayasofya’nın cami olarak ilan edilmesi ve ibadete açılması tesadüfi midir yoksa sembolik midir? Açılış cuma namazı hutbesinde DİB Ali Erbaş’ın yoğun tepkilere sebep olan vaazı, bu önemli açılışa gölge düşürmüş, sorunun cevabını tesadüfilikten, sembolikliğe evirmiştir.

10.Geçmişinde FETÖ ile birlikte hareket ettiği, Atatürk düşmanlarıyla dostluk kurduğu aşikar Erbaş’ın, toplumu ayrıştıran ve dinci olmayan dindarları dahi rahatsız eden bu vaazı, Cumhur ittifakının geleceğine de atılan bir hançer olarak tarihe geçecektir.  

11.Ayasofya da, Lozan da, Fatih de, Atatürk de, bu milletin değeridir. Birini yok saymak ve değersizleştirmek, ülkenin birleştirici çimentosunu bozar. 

24 Temmuz, bir sembolik gün örneği olarak tarihe geçmiştir.