Tümamiral Doç. Dr. Cihat Yaycı’nın istifa etmesi, öyle basit bir hadise değildir.
Çok fazla öne çıkan general ve amiralleri sevmeyen bir Milli Savunma Bakanı’mız olduğu malum.
Bazı öne çıkan generallerin istifa, emeklilik ve merkeze alınma örneklerinde yaşadığımız gibi, Yaycı amiralin de öne çıkması, rahatsızlık yaratmış olabilir.
Ancak, Yaycı amiral sıradan bir kişilik değildir ve öne çıkma sebepleri de çok hassas ve çok önemlidir.
Fetöyle mücadelede en etkin yöntemi bulan, Türkiye-Libya Deniz Yetki Anlaşması ile Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki haklarının gasp edilmesini engelleyen ve hepimizin lügatına giren Mavi Vatan kavramının mimarıdır Yaycı amiral.
Fetönün Silahlı Kuvvetlerde etkili olduğu dönemlerde, maalesef bir çok Atatürkçü ve vatanperver ordu mensubu, değişik bahaneler üretilerek ordudan ve terfiden uzaklaştırılmışlardı.
15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası, mağdur edilen bu personelin bir çoğu, iade-i itibarla görevlerine geri dönmüştü.
Yaycı amiral, bahsi konu personelin en bariz örneklerinden ve en önemli kalelerinden biridir.
Şimdi bu son istifa kabul edilirse, buna en çok Fetö ve Yunanistan sevinecektir.
Soylu’nun istifası nasıl kabul edilmediyse, Yaycı amiralin de istifası kabul edilmemeli ve görevine iadesi sağlanmalıdır.
Eğer, bu gerçekleşmez ve istifa kararından dönüş sağlanamazsa, bu önemli değer heba edilmemelidir.
Millet ittifakına teklifimdir, Başkan adayınız kim olur bilemem, ama Milli Savunma Bakanlığı için adaylarınızdan biri belli olmuştur.
