(bir önceki bölümün devamıdır)
Ama o Dışardan atanmış ve Mersinin hiçbir sorunuyla ilgilenmeyen Olcay Kılavuz’un kardeşinin Belediyede ki kadro sorununu sebep bularak ve MBŞB nin başarılı çalışmalarını onlar ‘merkezi hükümettin imkanları ve olumlu siyasetleriyle hizmet ederek yarışması yerine’ tarih konum ve zamanı tahrif ederek saldırı başlattılar. Güncel algılar çarpıtmalarla Bedrettin Gündeş’in Kürt kimliği üzerinden geçmişte ki olayların MBŞB ile hiçbir alakası olmadan basın, yargı, teftiş ve iktidar gücü ve baskısının operasyonları başladı, önce Akdeniz Belediyesi, Muhalif Meclis üyeleri alındı. Sonra MBŞB nin Basın çalışanları da güya işe alınanların terör örgütleri ile bağlantıları varmış gibi ilerletildi. Daha sonra da Haince yapılan Tece Mahallesi Karakol terör eyleminin hemen ardından yalan beyan ve gerekçelerle Belediyeyi zan altına koyan açıklamalar devam etti. Bedrettin Gündeş’in uzun süreden beri hedef gösterilen algı ve trol linç girişimlerinin de ortamını yaratan algılar uygulamalar ne acı ki gerçeklerin araştırılması ve gerçek suçluların tespitini ve asıl suçluların gizlenmesine neden olmuştur. İç işleri Bakanının acele ve yanlış bilgilendirme açıklamaları, Milletvekili Olcay Kılavuz’un mecliste ve meclis dışında yanlış ve kasıtlı açıklamaları ve Akdeniz Belediyesinin himayesinden gelen açıklamaların kötü niyetli yayınları kamuoyu oluşturma çabaları ileride herkesin ibretle hatırlayacağı bir kargaşa ve şantajla devam eden kirli siyasetlerini unutmayacaktır.
Evet, böyle yapanların amaçları başta halkımız doğru bilgi almalarını engellemek üzere siyaset ile hizmet etmek isteyen bütün iyi niyetli insanların çalışmalarını ilimizde yapılmak istenen hizmetleri aksatmış ve vicdanları yaralamıştır.
Operasyonlarla gözaltına alınanların bir kısmı şehit yakını bir kısmı çocuğuna bakmakla yükümlü emekçiler olan ve hepsinin de serbest bırakıldığını göz önünde bulundurursak buna sebep olanların bu günkü durumları ve yarınlarının ne olacağını takdiri ilahi ve bağımsız yargı ile insanların vicdanlarında ki muhakemelerine bırakıyoruz.
Bu vesileyle haksızlığa uğrayan herkesin geleceğe güvenle bakmasını diliyoruz. Başta Vahap Seçer olmak üzere Bedrettin Gündeş ile mahkemenin adil geçmesi ve hakkın yerini bulmasını sağlayan herkese özelikle Mahkeme Başkanı hâkim olmak üzere heyete ve muazzam savunma yaparak delil ve belgelerle adaletin tecelli etmesine katkı sağlayan Av Hamit Mert Avcı, Av Bilgin Yeşilboğaz’ a teşekkür ederim. Yine salonu dolduran STK Meslek Odası kurum kuruluş halk medya mensubunun bu dayanışması ile MGC Başkanı R Kaya Tepe, MEİGDER Başkanı Vahap Şehitoğlu, UCG Mersin Şube başkanı Gültekin Hakan Koçman’ nın basın adına salonda olmaları çok anlamlıydı. İsmini şimdilik açıklamak istemediğim çok önemli siyasi parti, baro ile diğer meslek dernek vakıf ile eğitim temsilcilerinin de salonda yer almaları gerçeklerin ortaya çıkması ve yalnızlaştırılarak baskı ve korku altına alınıp çaresiz bırakılma istenilenlere topluca bir adalet dayanışması ile adeta adalete susayanların bir arada susuzluğuna çare gibiydi.
Bizce de değerli dostum Bedrettin Gündeş’in şimdiye kadar; kimliğini, makamını, çalışmalarını, mücadelesini, sadece bilim sanat toplumsal ahlak, vicdanla yürütmüştür. Bundan sonra Bu zor düşmanı fazla olan barış uzlaşı ve evrensel bir dünyanın kardeşçe yaşayacağı amaçlara yönelik anlayışının kitaplarla devam edeceği özgür ve hiçbir yere bağlı olmadan tecrübesiyle, araştıran, düşünen, özlem ve hasretle istemiş olduğu bundan sonra ki dönemde ki yaşamında başarılar diliyoruz. Daha önce bürokrat olmasından dolayı yapılan saldırılara şahsen cevap veremeyen konumu artık değişmiştir. Memur olmayan özgür vatandaş kimliği ile Gündeş bundan sonra artık bir yazar ve düşünür olarak kalem ve fikirleriyle kamu oyunun önünde yerini alacak ve halkın düşmanı konumunda olan tüm fırsatçı ve tetikçilik yapanlardan hesap soracaktır.
