Ana Sayfa

berlinturkbanner

berlinturkbanner

Murat Kubat

Murat Kubat  |  BERLIN

muratkubat4@gmail.com

YAZARIN TÜM YAZILARI

Olmadan canımızı almasın

Müslümanız elhamdulilah.

Bizler, Müslüman olduğumuzu her daim hamd ile beyan ederiz.

Müslüman olduğumuz/doğduğumuz için kendimizi şanslı hissettiğimiz de olur.

Kitabımız Kur’an’dır.

Mushafı öper başımıza kor, evlerimizde en güzel yerlerde, en güzel kılıflar içerisinde muhafaza ederiz.

Onu sesimiz ile süsleriz ya da sesimizi onunla.

Kitabımıza saygımız çok büyüktür.

Hiç şüphesiz bu davranışlar güzel hareketler.

Ama Kur’an’ın bizden istediği sadece bu mu?

İnsanın şükürle, teşekkürle bir şeye kendisini nispet edip, onunla ilişkisinin yüzeysel tutması ne kadar büyük bir çelişki!

Kendi kendimizi kandırıyor olmayalım? Ne kadar büyük bir gaflet olurdu bu.

Oysa gözümüz değmeli Kitap’a, dolaşmalı sure sure, ayet ayet, harf harf;  dilimiz onunla çevrilmeli, aklımız okurken faal olmalı, yönlendirmeleri hayatımızı şekillendirmeli.

Anlamaya çalışmalı onu. Anlamadan, anlamaya çalışmadan olmaz. Onu anlamaya çalışmak saddece entellektüel bir çaba asla olamaz. Anlamak, hayatı anlamlandırmak, yaşamı güzel kılmak için olmalı.

İnsan kaybolan değerini, hayatın anlamını ancak bu şekilde bulabilir.

Düşünün bir kere; bir kitabımız olacak ve onu bir kere okumadan, onu bir defa olsun anlamaya çalışmadan, onu kendisinin beyan ettiği şekilde hayatımıza sokmadan yaşama gözlerimizi yumacağız.

Ne büyük bir kayıp! Telafisi mümkün olmayan bir zarar.

Ticarette, siyasette ya da bilmem nedeki kayıba benzemez bu.

Hayatta iken hayat bulmalı insan. Hayatta iken güzelleştirmeli kendisini, çevresini ve dünyasını.

Ramazan ayı yaklaşıyor; gün gün, adım adım geliyor. Bize haftalar öncesinden kendisini hatırlatıyor.

İyi ki var, iyi ki geliyor, iyi ki hatırlanması gerekenleri hatırlatıyor.

Nerede, ne zaman ve ne şekilde son bulacağını bilmediğimiz bir hayatı yaşıyoruz. Şuracıkta sayılı günler kaldı ramazan ayına.

Kim bilir belki ulaşırız, belki de ulaşamayacağız o âna/aya; Kur’an ayı olan ramazana.

Peygamberimiz, son peygamber, Hz. Muhammed s.a.v.’de  bizim için güzel örnekler vardır.

Hatırlayalım; hani Hz. Aişe r.a. annemize onun ahlakını, davranışını sormuşlardı da, o da ‘Onun ahlakı Kur’an’dı. Siz hiç Kur’an okumuyor musunuz?’ diye cevap vermişti.

Kur’an bir ramazan ayında inmeye başladı. Ramazan ayı Kur’an’ın doğum ayıdır.

Kur’an’ın doğum ayı Ramazan’ı, hayatı güzelleştirecek bir bilinçle yeniden doğmamız, hayrın ve iyinin artmasına vesile olmamız için bir imkân bilmeliyiz.

Bu ayı fırsat bilip, Kur’an’ı okumaya/anlamaya ve Kur’an’la yaşamaya çalışmalıyız. Onunla sahici/diriltici bir ilişki kurmadan, o kendisini bize açmayacak, istediği etkiyi bizim üzerimizde gösteremeyecektir.

Kur’an bireysel, ailevi ve toplumsal hayatımızı diri tutar. Bizi birbirimize daha çok kenetler. Bizi insan olmanın zirvesine taşır.

Yaklaşan ramazan ayını da vesile bilerek, ben kendi payıma şu duayı ediyorum: Rabbim, gönderdiğin ayetlere gözüm ilişmeden, dilim değmeden, aklım muradı ilahiyi anlama cehdine girmeden, hayatıma aktarmaya gayret etmeden canımı alma.

Yoksa, yoksa, kendimizi kitaba nispet edip, kitabı birkez okumadan göçersek bu diyardan, ahirette şikayetçi olur Kur’an Allah’ın kullarından.

Ramazanımız her birimiz için mübarek olsun, anlarımız Kur’an’la dolsun.

Şimdiden hayırlı ramazanlar diliyorum.