Bu sefer nefesimizi tuttuk, Trump ne diyecek diye bekledik.
İki düşman taraf, yani ABD ve İran, gündemi ellerine alıverdiler maaşallah, oysaki biz Türkakımı’nın keyfini, çıkartacaktık Rusya’yla beraber, izin vermediler.
Neyse...
Trump ne dedi, şöyle bir bakalım.
Trump, öncelikle NATO’yu Orta Doğu’ya davet etti. Yani kontrolcü Bush’un “ya bizimlesiniz, ya da teröristlerle” doktrininin gerçekleşmesi için NATO’yu öne sürdü. İran’la kriz yaşanıyor ve NATO devreye daha çok girsin deniyorsa, ismi zikredilmeden belirtilen ülke Türkiye’dir aslında. Trump, böylece, kapalı olarak Türkiye’ye tarafını belli et ikazında bulunmuş oldu. 29 NATO üyesi ülkenin hep birlikte onay vermesiyle, NATO’nun Orta Doğu’ya girmesi gerçekleşebilir. Alınacak muhtemel karara engel olabilecek tek ülke, Rusya ve İran’a, diğer üye ülkelere göre çok daha yakın konumdaki NATO ülkesi olan, Türkiye’dir. Sıkışık bir durumla karşı karşıyayız yani.
İkinci konu, İran’ın nükleer silaha hiçbir zaman erişemeyeceği hususuydu.
Bunun altında yatan ima ise, zamanı geldiğinde ve gerektiğinde İran’ın nükleer tesislerinin imha edilebileceği gerçeğidir. ABD kendisine yapılan bu saldırı ile, İran’a istediği yer ve zamanda müdahale hakkını, eline almıştır.
Üçüncüsü ve en enteresanı İran’ı yalanlar şekilde, ne Iraklı, ne de Amerikalı kimsenin saldırılarda zayi olmadığının açıklanmasıydı.
Yani ya bir taraf, ya da iki taraf yalan söylüyor. ABD’li 80 askerin cenazesini ört bas etmek, ABD kamuoyundan kaçırmak, öyle kolay değil. Yani, bir cenaze görmezsek, bilelim ki, İran’ın açıklamaları doğru değil.
Sonuç olarak, “Barış isteyenlerle barışı korumaya hazırız.” diyerek Trump, savaş istemeyenlere şirin gözükürken, tüm komutanları arkasına alarak, askeri gücünü göstermiş ve savaş isteyenlere de mavi boncuk dağıtmış oldu.
Trump, ilkeli realizmini, yani kontrolcü, şekillendirici ve çekinik politikalarını birlikte uygulamaya devam edeceğini göstermiş, gelecek seçimlerde bir yandan yandaşlarını konsolide ederken, karşıtlarının savaş karşıtlığı çağrı ve gösterilerini de, ben de aynı düşüncedeyim tarzı açıklamalarıyla sonlandırmış oldu.
Gelecek başkanlık seçimleri için, halkının desteğini sağlayacak güzel bir aktivite, başarıyla sonuçlanmıştır Trump için.
İran da memnun neticede.
ABD’nin üssünü vurabilen, tüm toplumu ABD düşmanlığında konsolide eden bir iktidar var İran’da, halkın değişime yönelmesi çok zor artık.
Yani her iki taraf da memnun sonuçta.
E o zaman olan, Irak’a ve Kasım Süleymani’ye oldu galiba.
